Berlin’in "Yeni"si: Beklediğim haber geldi!
Türkiye'nin ilk kraft rakısı Uzun Demleme Berlin'e giriş yaptı. Şehirdeki ilk günlerimden beri yol arkadaşım olan Yeni Rakı'nın bu son üyesi bence bu şehir için 'perfect match!'
Restoranların açılması, havanın dışarıda vakit geçirecek kıvama ulaşmasıyla nihayet oh dediğimiz günler Berlin'e de geldi. Bu aralar sokaklarda yüzünde nedensiz bir gülümsemeyle dolaşan insanlara rastlıyorum:) Bir saç kestirmenin dahi lükse dönüştüğü ayların ardından Berlin'in -İstanbul'da alıştığımın aksine- bir açıp bir kapanan, arada dolu! da yağan yalancı yaz günleri dahi artık ağzımızın tadını kaçıramaz. Şimdi aylardan Haziran, hoş geldin yaz, hoş geldin bu mevsimde kendini nedensizce hissettiren yaşama sevinci…
Yeni Rakı Deutschland ekibinden yol arkadaşım Dila, beklediğim haberi geçen ay ulaştırdı bana. Yeni Rakı ürünlerinin en yenisi Uzun Demleme bu aydan itibaren Berlin pazarına giriyor. Türk gastronomi zenginliğini Berlin'e taşımak üzere, bu kendini zaman geçirdikçe ele veren şehre gelmemin hikayesini daha öne paylaşmıştım. Şimdi de yumuşak formülüyle rakının efsununu Batılı damak tatlarıyla bir başka yoldan buluşturma imkanı veren Uzun Demleme serisini bu satırlarla size anlatmak da anlatmak istiyorum!
Konuya isminden girelim. Rakının 'uzun demlenmesi' ne demek? İlk önce 'kraft' kavramını açmamızda fayda var. Şimdi, bakır imbikleri getirin gözünüzün önüne. Sonra damla damla, uzun uzun demleyerek damıtılan %100 yaş üzümleri ve özel seçilmiş anason tohumlarını… Türkiye'nin işte bu ilk kraft rakısı tam 12 günü aşan bir distilasyon süresiyle hazırlanıyor. Yeni Rakı ekibinden arkadaşların Uzun Demleme'ye getirdikleri tanımı seviyorum; “Yeni Rakı'nın en saf hali" diyorlar. Alaşehir'de kurulan yeni kraft tesisinde üretiliyor Uzun Demleme. Yeni Rakı'nın kraft yolculuğunun ilk adımını temsil ediyor. (Son cümlenin barındırdığı 'coming soon' müjdesini de es geçmeyelim:))
Yeni Rakı ekibinden gelen bilgilere göz atarken İnovasyon Müdürü Duygu Beypınar'ın açıklamasına takılıyor gözüm. Kendisi Uzun Demleme'yi şöyle tarif ediyor: “… hafif sarı meyve karakterleri… muskat cevizi, vanilya, meyan kökü gibi tatlı baharat notaları… karabiber, çam benzeri ferahlık veren aromalar…" Ekrana dökerken dahi bu lezzetlerin ihtimali ağzımı sulandırıyor; kendimi ılık sarı ışıkların düştüğü bir akşamüstünde, Berlin'de açık havada, şehrin sunduğu sayısız yeşil köşeden birinde bu lezzetle buluşurken hayal ediyorum. Yemek yemekten çok keyif alan her Türk gibi peki yanında ne yiyeceğiz diye de düşünmeden edemiyorum. Yeni Rakı'cı dostlar hazırlıklı, sorunun cevabını mail'e eklemeyi ihmal etmemişler: “Yeni Rakı Uzun Demleme, Ezine beyaz peyniriyle (hala İstanbul'dan taşıdığımı itiraf edeyim), Bergama tulumuyla, Lakerda, söğüş karides, midye dolma, levrek, çipura gibi hafif deniz ürünleriyle, çok acı olmayan ocakbaşı lezzetleriyle iyi gider" diyorlar. Rakıyı kavun olmadan içmeyi düşünmeyenleri de ihmal etmeden: Yerli, kokulu bir kavun, mevsimine göre portakal, şeftali ve nektarin de en lezzetli eşlikçilerindendir diye ekliyorlar.
Peki bizim gibi Uzun Demleme'yi yurt dışında içmeye niyetlenenler için farklı, dünya mutfaklarından seçenekler neler olabilir? Ançuez-biber turşusunu, fırın zengini Berlin'de alasını kolaylıkla bulabileceğim ekşi maya ekmeğini, Berlin'de keşfedip pek sevdiğim, kokusu lezzeti yerinde İtalyan domateslerini, bruschetta, carpaccio gibi Akdenizli tatlarını aklının bir köşesinde tut diyorlar.
Uzun Demleme'yi rakı-balık klasiğinden şaşmayan ama Berlin'de Marmara denizinin efendisi lüfere ulaşamayanlar nasıl tüketecek derseniz… Yeni Rakı ekibindeki dostların 'bir de böyle deneyin' önerileri de mevcut: Sushi'ler, sashimi'ler, ceviche'ler gibi çiğ balık varyasyonları ve steak tartare da kolay içimli, anason kokusunun daha bir gerilerden geldiği bu kraft rakının uluslararası mutfaktan en iyi temsilcileri olur diyorlar. (Yeni Rakı'nın bu ilk kraft rakısıyla dolu kadehini yabancı dostlarla tokuşturmayı bekleyemeyen ben!)
Biz rakının suyla buluşmasına, brüt/beyaz/anason kokulu, 'benim' diyen bir lezzete dönüşmesine şarkılar, şiirlerden bir külliyat yaratmış olsak da yeni başlayanlar için rakının pasif değil, acquired taste yani zamanla tadı çıkarılan bir lezzet olduğu ortada. Bu yüzden hem 'kraft' kültürünün bir örneği olması hem de yumuşak içimiyle sek tüketilebilmesi, 'aperitivo' niyetine bir 'tek' kadehle günün sonunu şenlendirmeye imkan vermesiyle Uzun Demleme'nin Berlin için çok doğru bir eşleştirme olduğunu düşünüyorum. Berlin'in türlü milletten sakinini sadece uzun oturulan meze sofralarının eşlikçisi bir lezzet değil, akşamüstü hızlı bir buluşmaya da yaraşacak, tek başına da tadını çıkararak içecekleri Uzun Demleme'yle şimdi farklı bir yoldan 'tavlayacağımıza' gönülden inanıyorum.